Millet İttifakı’ndan sürpriz aday çıkacak mı?
Kararın yazarı Ahmet Taşgetiren, Millet İttifakı’nın adaylık çalışmaları sürerken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun kilit rol oynayabileceğine dikkat çekti. Kılıçdaroğlu’nun son dönemde ‘iktidarı köşeye sıkıştıran hamleleri’ ile gündeme geldiğini belirten Taşgetiren, tüm bunların Millet İttifakı’na olumlu yansımaları olduğunu belirtti.
Taşgetiren, “Anahtar Kemal Bey” başlıklı yazısında, “Siyaset okuyan herkes, artık Erdoğan’la hesaplaşacak ve muhtemelen onu gönderecek bir alternatifin Millet İttifakı olduğunu görüyor” diyerek, Millet İttifakı’nın arayış arayışına ilişkin şu görüşleri dile getirdi: bir aday:
“Ortak adaylık konusu da erteleniyor, erteleniyor, erteleniyor.
Bu gecikmeler arasında bir isim ‘Aday adayı’ olarak atılımlar yapıyor; Sayın Kılıçdaroğlu. Bir soru sorayım: Sanki Sayın Kılıçdaroğlu bu atılımların ‘Aday hamleleri’ olduğunun farkında mı? Bunu seçici olarak mı yapıyor? Yoksa tüm siyaset dünyası yanlış bir okuma mı yapıyor? Bir soru daha: Sayın Kılıçdaroğlu, İttifak mensuplarının bunu böyle algıladığını mı düşünüyor, yoksa ‘Canım siyasette böyle şeyler olur’ diye normalleştirdiklerini mi düşünüyor? İttifak ortaklarının her biri ‘Olası Aday’ rolünü üstlendiğinde İttifakın adı nasıl görünür?
‘Kılıçdaroğlu’nun Kılıçdaroğlu üzerindeki hakkı’ hakkında pek çok cümle kurulabilir. Evet, partisini muhafazakar yapılarla yan yana getirecek bir noktaya getirdi diyelim. İttifak’ın en büyük bileşeni olan partisi, partilerin Meclis’teki temsiliyetinden vb. ödün vermekten geri durmuyor…
Bu ‘Hak’lar Ortak Aday olma hakkını da sağlıyor mu?
Meral Akşener ilk kez seslendirdi: ‘Seçilecek aday bulmalıyız’ gibi bir sözle. Bu genel bir unsur olarak değil, Kılıçdaroğlu’nun ‘seçimi’ ile ilgili bir şüphe olarak okundu.
Sayın Kılıçdaroğlu, Sayın Akşener’in notunu nasıl aldı bilinmez ama CHP’de bir musibet yarattı.
Sayın Kılıçdaroğlu’nun seçilme konusunda kişisel şüpheleri olsa bile yine de adaylığı düşünür mü bilinmez.
‘İttifak’a adaylık önerisi’ olarak algılanacak atılımlarını Sayın Kılıçdaroğlu’nun nasıl karşıladığı bilinmiyor.
Hatta İttifak bileşenlerinin süreç içerisinde, diyelim ki Kılıçdaroğlu’nu Aday olarak düşündüklerinde sergilediği tavırlarda ne kadar mutabık kaldığı bilinmiyor.
Benim gördüğüm, bu tür iştiraklerde bazı şeylerden, özellikle başkanların kişiliklerini ilgilendiren şeylerden kaçınıldığıdır. Nezaketten, İttifak’ın çalışması için, bu sebeplerden dolayı… Sonra bunlar birikiyor ve çözümleri bir bela yumağına dönüşüyor. Erdoğan-Bahçeli yan kuruluşunda da bu var sanırım. Orada da bazen tahakkümle bazen de birbirini kınayarak yapılır. Diğer zamanlarda, ben de onun yazarıyım.
Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda ‘Türkiye neden Obama çıkarmasın’ diye bir görüş var. Yani ülke yönetimine ‘farklı’yı getirmesi gerekmez mi? Burada ‘farklı’ ile ne kastedildiği kesindir. Bu, Kılıçdaroğlu ile ilgili bir çekince varsa bunun mezhepsel mensubiyetinden kaynaklandığı inancına dayanmaktadır.
Bu? Yani Sayın Kılıçdaroğlu ile ilgili bir ‘seçilme zorluğu’ varsa, bunun sebebi tarikat mensubu mudur?
Ben öyle düşünmüyorum. Kılıçdaroğlu cemaati bir süredir aidiyetin çok ötesine geçen bir çizgi geliştiriyor. Kılıçdaroğlu CHP’yi bir yerlere getirdi. Bence sorun bu değil, belirleyici faktör bu.
‘Seçilme zorluğu’ diğer bireyler için de söylenebilir. Sebepler de önemlidir.
Ama önce, önemsemek, olasılığı ciddiye alıp almamak, kendi kişiliğimizle ilgiliyse, kabul edip etmeme sorunu var.
Şöyle bir durum var: Kılıçdaroğlu, İttifak’a büyük emek verdi. Bunca emeği kendi adaylığı için vermiş olabileceği yaklaşımı -faiz hesabı- benim Kılıçdaroğlu algıma uymuyor. Güya bu süreçten siyasi tarihte kalıcı bir çizgi çıkacaksa kendisine de şimşek çakacak ve nihayet İttifak bileşenlerinin, daha da önemlisi toplumun içini ısıtacak bir isim önerisi ortaya çıkacaktır. – Güven, bu da Kılıçdaroğlu’nun uzun süredir adaylığına hazırlanan CHP camiasına verilecek. sunulacaktır. Çünkü CHP camiasına sinmeyen bir isim de gerçek değil.
Ne dersiniz, bu Türk siyaseti için sürpriz olmaz mı? Bu durumda ‘Anahtar Kemal Bey’ sözüm yanlış mı? Türkiye’yi taşımaya talip olanlar işi bu boyutta düşünsün değil mi?” (HABER MERKEZİ)